Fernando Morientes, Real Madrid’in zengin futbol tarihindeki önemli ancak gözden kaçan forvet oyuncularından biridir. Morientes’in kariyeri, hem forvet olarak yeteneklerini sergilediği hem de çok sayıda başarılı takımda oynadığı için futbolseverlerin hafızalarında önemli bir yer tutmaktadır. Genç yaşta keşfedilen Morientes, yetenekleriyle birçok büyük kulübün ilgisini çekmiş ve zamanla kendisini büyük kulüplerin vazgeçilmez bir oyuncusu haline getirmiştir. Ancak tüm bu başarılarına rağmen, zaman zaman unutulmuş ya da yeterince takdir edilmemiştir. Morientes’in futbol kariyerinin her aşaması, onun ne kadar etkili bir oyuncu olduğunu göstermektedir.
GENÇLİK YILLARI VE İLK ADIMLAR
Morientes, 1976 yılında, İspanya’nın kırsal bir köyü olan Cilleros’ta doğdu. Ailesi, o daha küçükken Sonseca’ya taşındı; ancak burada da kasaba atmosferi devam ediyordu. Çocukluğunu bu sakin kasabada geçiren Morientes, Sonseca’da küçük bir futbol takımında oynayarak futbola olan ilgisini geliştirdi. Genç yaşlarda yeteneği fark edilen Morientes, bölgedeki büyük kulüplerden biri olan Albacete tarafından keşfedildi. Albacete, İspanya’nın ikinci liginden birinci lige yükselme başarısı göstererek Morientes için büyük bir fırsat oldu. 16 yaşında Albacete’nin altyapısına katılan Morientes, çok geçmeden profesyonel futbolculuk kariyerine adım attı. 1993 yılında, henüz 17 yaşında iken, Albacete’nin A takımına yükseldi ve Copa del Rey’de gösterdiği performansla dikkatleri üzerine çekti. Morientes, Celta Vigo karşısında takımının 4-1’lik zaferinde gol atarak, o dönemin en genç golcülerinden biri oldu.

ALBACETE’DEN BÜYÜK KULÜPLERE YÜKSELİŞ
Albacete’deki ilk yılında, ligde pek fazla şans bulamasa da Morientes, sınırlı sürelerde bile etkili olmayı başardı ve sezon sonunda 3 gol atarak gelecek vaat eden bir oyuncu olduğunu kanıtladı. Bu performans, ona daha büyük kulüplerin dikkatini çekmeye başladı. Bir sonraki yıl, Albacete’nin düşüş yaşaması nedeniyle Morientes, başarılı bir takım olan Real Zaragoza’ya transfer oldu. Zaragoza’daki ilk yılında adeta patlama yaptı. Takımının Copa del Rey zaferinde, önemli gol katkıları sağladı ve ligde 13 gol atarak büyük bir çıkış yakaladı. Bu performansıyla Morientes, La Liga’nın dikkat çeken genç forvetlerinden biri oldu.

REAL MADRID’E TRANSFER VE GALACTICOS DÖNEMİ
1997 yılında, Morientes kariyerindeki en önemli adımı attı ve Real Madrid’e transfer oldu. Madrid’in, ‘Galacticos’ dönemi olarak adlandırılacak süreci başlatmasıyla birlikte, süper yıldızlardan oluşan bir takım kuruldu ve Morientes bu projede önemli bir yer edindi. Ancak, Real Madrid’e transfer olduğunda forvet hattı oldukça kalabalıktı. Davor Suker, Miljatovic ve Raul gibi yıldız oyuncular, Morientes’in rekabet edeceği isimlerdi. Morientes, ilk yılında, zaman zaman yedek olarak görev aldı, ancak 33 maçta 12 gol atarak ilk 11’deki yerini sağlamlaştırdı. Bir sonraki sezon, Morientes çok daha fazla fırsat buldu ve takımının önemli oyuncularından biri oldu. 23 yaşında, 24 maçta 19 gol atarak, başarısını sürdürebileceğini gösterdi.

ŞAMPİYONLAR LİGİ ZAFERİ VE DEVAM EDEN BAŞARI
Ancak Morientes, şampiyonluk yarışı veren bir Madrid takımında zaman zaman sıkıntılar yaşadı. Özellikle La Liga’da Madrid, beklenenin çok altında kaldı ve 5. sırada yer aldı. Ancak Morientes, Şampiyonlar Ligi’nde takıma büyük katkı sağladı. 2000 yılında, Real Madrid, Şampiyonlar Ligi finalinde Valencia’yı 3-0 yenerek şampiyon oldu. Morientes, finalde attığı golle takımının zaferine önemli bir katkı sağladı. 2002-2003 sezonunda, Morientes, önceki yıllardaki formunu yakalayamasa da, önemli bir anı yaşadı. Şampiyonlar Ligi’nde ve diğer kulvarlarda gösterdiği etkili performans, onu transfer edilecek oyuncular arasında üst sıralara taşıdı. Madrid, Ronaldo’yu transfer ederek Galacticos dönemini zirveye taşıdı, ancak Morientes fazla forma şansı bulamadı.

MONACO’DAKİ YENİDEN DOĞUŞ
2003 yılında Monaco’ya kiralık olarak gönderilen Morientes, burada adeta yeniden doğdu. Fransa’daki takımda harika bir performans sergileyen Morientes, Şampiyonlar Ligi’nde en önemli silah haline geldi. Morientes, grup aşamasında 3 gol atarak Monaco’nun çeyrek finale yükselmesinde önemli rol oynadı. Ardından, Real Madrid’e karşı oynadığı maçlar, onun şampiyonluk yolunda kahraman olmasına neden oldu. Monaco’nun, Real Madrid’i Şampiyonlar Ligi’nden eleyerek büyük bir başarıya imza atmasında Morientes’in attığı goller çok kritik oldu. Bu maçlarda attığı kafa golleri, Monaco’nun Real Madrid’e karşı 3-2’lik galibiyetine büyük katkı sağladı.

FİNALE YÜKSELME VE ŞAMPİYONLUK HEDEFİ
Monaco, finale yükseldi ancak Porto karşısında şampiyonluk şansını kaybetti. Porto, Jose Mourinho’nun yönetiminde şampiyon olurken, Monaco 3-0’lık mağlubiyetle şampiyonluk hayalini gerçekleştiremedi. Morientes, yine de gösterdiği büyük performansla dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Real Madrid, Morientes’i tekrar kadrosuna kattı fakat oyuncu eski formunu bir daha bulamadı. 2005 yılında, İngiltere’nin Liverpool kulübüne transfer oldu. Liverpool’daki yılları hayal kırıklığıyla geçti ve eski başarılarını tekrar edemedi. Liverpool, Morientes’in beklentileri karşılayamamasıyla birlikte, onu başka bir kulübe gönderdi.

LIVERPOOL VE KARİYERİN SON DÖNEMİ
Morientes, 2007’de İspanya’ya döndü ve Valencia’ya transfer oldu. Valencia’daki ilk sezonunda harika bir başlangıç yaptı ve 14 maçta 12 gol attı. Ancak, sonraki iki sezonu daha fazla yedek olarak geçirerek futbol kariyerinin son dönemine doğru ilerledi. Morientes’in kariyeri boyunca yaşadığı inişli çıkışlı dönemler, onun aslında ne kadar yetenekli ve önemli bir oyuncu olduğunu tam olarak gözler önüne serdi. Büyük kulüplerde, özellikle Real Madrid’de başarılı bir kariyer yapmış olan Morientes, küçük yaşlardan itibaren büyük kulüplerin ilgisini çekmiş ve her zaman kariyerinde önemli bir yer edinmiştir.

+ There are no comments
Add yours